Normalleştire, Normalleştire Bu Duruma Geldik!
Çocuk istismarcısı tarikatın adamlarını Din İşleri Başkanlığını kabullenerek, seçimlere müdahaleleri kabullenerek, haksızlıklara, hukuksuzluklara, arsızlığa doyumsuzluğa, yasal ama etik olmayan birçok şeye göz yumarak hem de…

25/10/2024 09:00

Özelde Meclis Başkanlığı seçimi ama genelde de örneği çok olacak bir konu aslında.
Sürekli sineye çekerek...
Sürekli kabullenerek...
Sürekli ama sürekli “eee napalım” deye deye bu durumlara geldik.
1974’ten sonrasının yaşam koşullarında bu yukarda saydığım tavır bizi bugünkü duruma getirdi.
Çocuk istismarcısı tarikatın adamlarını Din İşleri Başkanlığını kabullenerek, seçimlere müdahaleleri kabullenerek, haksızlıklara, hukuksuzluklara, arsızlığa doyumsuzluğa, yasal ama etik olmayan birçok şeye göz yumarak hem de…
Göz yummayanları da eleştirerek...
Yerden yere vurarak.
Elbette bu yazıma sebep olan Meclis Başkanlığı seçimidir.
Ve elbette birileri, çok doğaldır, hedefimde CTP olduğunu düşünecek.
Ama öyle değil.
Çünkü bu tavır elbette sadece CTP’de değil, birçok partide, örgütte, STÖ’de ve de memleket insanında yaygın.
Korkarak…
Sesimizi çıkarmayarak...
Konfor alanımızı kaybetmekten çekinerek...
Olan bitene göz yumduk.
Huyumdur, bana değil başkasına da bir haksızlık olsa ağzımı çok açtığım oldu.
Kimi ‘dostlara’ göre de zamanında ‘kendi kendimin başını yediğim’ dönemler de oldu.
Pişman mıyım?
Asla!
Birine eyvallahım oldu mu?
Hayır!
Bundan sonra da olmayacak.
Kimsenin de olmasın.
Çünkü, ada yarısında yaşananlara tepki koyanların, tepki koymama sebebi ‘yurt kaygısından’ kaynaklı.
Bu tepki koyanların da sayısı giderek azalıyor.
Öyle bir dönmedeyiz ki ülke avcumuzun içinden kaydı kayacak.
Öyle bir eşiğe geldik ki...
Hepimiz için tehlikeli bir eşik...
YAZI/ ARAL MORAL