Hayat, Kolejlere Giriş Sınavlarından Bağımsız Olarak Yolunu Bulur
Kolej sınavlarına giriş sırasına (kontenjan) girmeyi başaran öğrenciler hayatın engebeli yollarından birine erken yaşlarda, yolunu belirleyerek adımını atmış sayılır. Bu yaşlarda yolu belirlemek önemlidir.
Ozan Çoli
05/02/2025 08:46
Kolej sınavlarına giriş sırasına (kontenjan) girmeyi başaran öğrenciler hayatın engebeli yollarından birine erken yaşlarda, yolunu belirleyerek adımını atmış sayılır. Bu yaşlarda yolu belirlemek önemlidir. Belirlenen yol her ne kadar da meşakkatli ve masraflı bir yol olsa da (ailenin maddi imkanları el veriyorsa) 11-18 yaş arası öğrenciler için geleceğe giden yolun belirlenmesidir.
2025-2026 öğretim yılında kolejlere kayıt hakkı elde etmek isteyen öğrenciler ve aileleri cumartesini sınav merkezlerinde (okullarda) geçirdiler.
2024-2025 öğretim yılı kolejlere giriş sınavları birinci basamağı, 25 Ocak Cumartesi günü gerçekleşmiştir. Sınavın ardından tüm öğrencilerin içerisinde bulunduğu eğitim sistemi yerine, dershaneler, özel ders verenler, öğrenciler ile ailelerinin çok çalıştıklarını, sınava yönelik sistemlere, zaman ve para harcadıkları, basında yer bularak konuşulmaktadır. Ayrıca, bu maratonun daha ilk ayağı olduğu, yarışmanın tamamlanmadığı aktarılarak, 14 Haziran 2025 Cumartesi yapılacak ikinci basamak sınavlarına kadar yarışmanın devam etmesi gerektiğini (tam bir yıl) öğrencilerin ve ailelerinin yarıştan kopmamak için aynı uygulamalara devam etmelerinin önemi vurgulanmaktadır.
Eğitim sistemi ezbere dayalı, sınavları beş şıktan oluşan, puanlama ve sınıf geçme not sistemi ile kurgulanmış bir eğitim sistemi ile hem çocuklarımızı, hem de aileleri olarak kendimizi büyük hedeflere ulaşmış gibi kandırmaktan herhalde keyif alıyoruz.
Hayatları sınavlara hazırlanmakla geçen öğrenciler, hayatlarındaki her şeyi sınavlardan alınacak notlara bağlayarak amaç ve hedeflerini bu sınavları geçmeye endeksliyorlar. Ancak bu süreçte, değerler, yaratıcılık ve yeteneklerini geliştirmeye veya farklı gruplarla ortak çalışmalar yapmaya zaman ve imkan yaratamamaktadırlar.
Oysa hayat, onlara öğretildiği gibi bir soru ve olası beş cevaptan oluşmamaktadır.
Dünyanın en iyi eğitim sistemi kabul edilen, Finlandiya’da 15 yaşındaki gençler PISA sıralamalarında okuma, matematik ve bilim alanlarında en başarılı bulunan öğrenciler olmaktadır.
Finlandiya eğitim sisteminde çocuklar 7 yaşına kadar, eğitim ve öğretim sistemine başlatılmıyorlar. Öğrencilerin okullarda geçirdikleri süre, onlarca ülkeye göre daha kısa olan, uzun tatiller yapan ve daha az ödevleri olan, sınavsız yaklaşımların çoğunlukta olduğu bir eğitim sistemi ile yüksek akademik başarılar sağlayabilmektedirler.
Dünyadaki eğitim uzmanları, sistem ve sonuçlarından büyülenmektedir. Tüm bunlara rağmen Finlandiya, eğitim sistemini değiştirmek için kararlı adımlar atmaktadır.
Dünyadaki eğitim uzmanlarının, --Neden bu değişim yapılıyor? -- sorularına cevaben, eğitimin içerisine teknoloji ve bağlı programlar, yoğunluklu dersler dahil olunca, derslerden tutun da içerik ve uygulamalara kadar her şeyi değiştirmek istiyorlar.
Eğitim sistemlerinin, en iyilerinin bile değişim zamanı gelmiş ise değiştirilmelidir.
Finlandiya eğitimde, teknoloji nasıl kullanılmalıdır? Sorusuna, tüm dünyaya göstererek cevap veriyor.
Eğitimde kullanılan yazılımlardan tutun da üç boyutlu yazıcılara ve öğretmenlerinin yeni yüzyıla bakiş açılarına kadar geliştirerek, öğretmenini de sisteme katarak 21. yüzyıl insanlarına yeni boyutlar kazandırmaktadırlar.
Sistemi şöyle bir hayal edin: Tarih dersinde, günümüz Türkiye’sini veya KKTC’yi Osmanlı İmparatorluğu ile karşılaştırmak. ( Öğrenci ve Öğretmenin hayallerine bağlı) Öğrenci gruplarının o dönemin araçları ile bu günün araçlarını karşılaştırarak dersler işlensin. Kısacası öğrenciler araştırarak, yaşayarak zamanın içerisindeki evrimleşme süreçlerini canlandırarak, teknolojiyi kullanmayı öğrenerek araştırmaları ile süreçleri öğrenmeleri, kültür ve iletişim konularında birden çok kazanım elde ederek yeni yüzyıla hazırlanmaları eğitim adına ne kadar müthiş olacaktır.
Kalın sağlıcakla...
YAZI/ OZAN ÇOLİ