Hurda otobüslerle geleceğe yolculuk: Freni patlayan sistemden cenazesiz bir uyarı!

Öğrenci taşımacılığında ders alınacak bir hafta geçirdik. Önce Girne yolunda bir okul otobüsünün yanması haberi ile irkildik, sonrasında Yenierenköy-Dipkarpaz okul otobüsünün devrildiği haberi ile yüreğimiz ağzımıza geldi.

Ozan Çoli
21/05/2025 10:06
Hurda otobüslerle geleceğe yolculuk: Freni patlayan sistemden cenazesiz bir uyarı!

Öğrenci taşımacılığında ders alınacak bir hafta geçirdik. Önce Girne yolunda bir okul otobüsünün yanması haberi ile irkildik, sonrasında Yenierenköy-Dipkarpaz okul otobüsünün devrildiği haberi ile yüreğimiz ağzımıza geldi. Devrilen otobüsün 20 yaşında, frenlerinin patlaması sonucu devrildiğini ve 20 küsur öğrencinin yaralandığı, bir öğrencinin ise durumunun ağır olduğunu öğrendik.

Mayıs ayı, okulların gezi ve etkinlik dönemi olduğundan, öğrenci taşıyacak araçların güvenliği daha da önem arz etmektedir. Çocuklar bu tip gezi ve etkinlikler için heyecanlı ve heveslidirler. Tüm bir yıl, günde 7 saat, okullarda bırakılmayan açık alan ve spor alanları yerine, sınıflarda — hem de “baranga sınıflarda” — geçen yedi ayın ardından, baharın gelmesi ile okul dışı etkinlikler öğrencileri bayağı heyecanlandırmaktadır.

Yenierenköy’de yaşanan kaza sonrasında, okul taşımacılığında, birçok sorun gün yüzüne çıkmaya başlamıştır. Hurda otobüslere emanet ettiğimiz çocuklarımızın güvenliği konusu, az kalsın yüzümüzde şamar gibi patlayacaktı. Bu kazayı atlatan ve travmasını yaşayan çocuklarımıza, yaralananlara geçmişler olsun demek yetmez, yetmemeli.

Ülkeyi yönetenler ve yönetmeye aday olanlar bu kazadan dersler çıkarmalı, gerçek görev ve sorumluluklarını üstlenerek daha fazla cana zarar gelmeden çözümler üretmelidirler. Ulaşım ve taşımacılıkta, araçlarda ve durak yerlerinde (indirme-bindirme alanlarında) gerekli düzenleme ve iyileştirmeler, planlayarak adım adım bu düzenlemeler gerçekleştirilmelidir.

Çocuklarımızın eğitim yollarındaki can güvenliği sağlanmadan, tüm toplum ve çocuk okutan veliler, Milli Eğitim Bakanlığını ve Nazım Çavuşoğlu’nu sürekli sorgulamalı, gerekirse çocukların okul yolculuklarında güvenliğini sağlayamayan Eğitim Bakanına karşı güç birliği eylemi yapabilmelidirler.

Ayrıca, her konuda halkı kışkırtma görevi yapan Ulaştırma Bakanı’nı da bu konuya dahil ederek, yollarımızın güvenliği ve standartları konusundaki sorumlulukları sürekli hatırlatılmalıdır. Yol güvenliği konusunda vatandaş, her yıl, her evden on binlerce lira vergi ödenen “road tax” paralarının nereye gittiğini sorgulamalı, yollarımızda bir yerden bir yere giderken neden saatler süren bir zaman diliminde bile gideceğimiz yerlere ulaşamadığımız da düşünülmelidir.

Dünyada yolcu taşımacılığında standartlar ve kurallar vardır. Gelişmiş ülkelerde, güvenli ve konforlu taşımacılık öne çıkmaktadır. Aracın yaşı, güvenliği, sürücü kalitesi, taşıma planlaması, iletişim kanalları, otobüs içi emniyet kemerleri ve yolcu sayısı gibi konular öne çıkmaktadır.

Milli Eğitim Bakanlığı her yıl kimlere, hangi kuralara bağlı olarak, milyarlarca liralık ihaleleri vermektedir? İhaleler sonrası tarafların kurallara uyup uymadığı, kaç öğrenciyi taşıdığı, taşıdığı öğrenciye göre mi yoksa sözleşmedeki sayı üzerinden öğrenciyi taşısa da, taşımasa da ödemelerin yapıldığını kim, nasıl denetliyor?

Yıllar önce, 2011 yılında, Milli Eğitim Bakanlığına taşımacılık konusunda bir öneri götürmüştüm; hak eden öğrenciye bir kart verilecek, taşıyacak otobüste sözleşme gereği kart okuyucu bir sistem bulundurulacaktı, böylece taşınmayan öğrencinin parası Eğitim Bakanlığında kalacak ve her yıl yeni bir okul yapılabilecekti. O dönemki müsteşarın cevabı aynen şu olmuştu; “Bizi asarlar”. Bu konuda durum bu denli acıtıcıdır sevgili dostlar. Bu konunun başka yönü ise öğrenciler taşıma aracındayken kurallara uyması ve sürücünün talimatlarına dikkat etmeleridir. Acil durum prosedürleri ve eğitim programları ile süreç desteklenmelidir. Öğrencilerin taşıma araçlarından inerken veya binerken kurallara uyulmalı ve güvenlikli ulaşım her şekilde sağlanmalıdır.

Kazanın olduğu Yenierenköy-Dipkarpaz bölgesinde otobüs ile öğrenci taşımacılığı, lise, ortaokul ve ilkokulları kapsayan, 14 köyde de taşımacılıkta, hurda sayılacak otobüslerin ‘T’ izinleri iptal edilerek, canlarımızı emanet edeceğimiz araç ve şoförlerin emniyetli ve konforlu olacak şekilde yeniden yapılandırılmalıdır.

Taşımacılık konusunda tüm paydaşların, Milli Eğitim Bakanlığı, Ulaştırma Bakanlığı, okullar, veliler, ulaşım şirketleri, şoförler ve son olarak da öğrenciler için düzenli ve huzurlu yolculuklar sağlanması konusu öncelikli bir konu haline getirilmelidir.

Kalın sağlıcakla...

#okulotobüsleri#ozançoli