Özkızan: Garantörlük, Kıbrıslı Türklerin bağımsızlığını ayaklar altına almaktır!
Bağımsızlık Yolu Omorfo Bölge Sorumlusu Celal Özkızan, Kıbrıs sorunu kapsamında sıkça tartışılan “garantiler” meselesine ilişkin bir açıklama yaptı.

Bağımsızlık Yolu Omorfo Bölge Sorumlusu Celal Özkızan, Kıbrıs sorunu kapsamında sıkça tartışılan “garantiler” meselesine ilişkin bir açıklama yaptı. Özkızan, Kıbrıslı Türk solunun bu konuda yeterince söz üretemediğini, bu nedenle alanın milliyetçi sağa terk edildiğini vurguladı.
Özkızan açıklamasında, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın “Türkiye’nin garantörlüğünden asla taviz vermeyiz” sözlerine değinerek, “Milliyetçi cenah için bu yaklaşım doğa kanunu gibi sorgulanamaz bir şekilde orada durmaktadır” dedi.
Kıbrıslı Türk solunun garantiler konusunda ikiye bölünmüş durumda olduğunu ifade eden Özkızan, bir tarafta Türkiye’yi işgalci olarak tanımlayıp garantörlüğü reddeden fakat Kıbrıslı Türklerin güvenlik kaygılarına dair çözüm sunmayan yapılar olduğunu, diğer tarafta ise hükümete gelebilmek adına Türkiye ile ilişkileri zedelememek için bu konuda suskun kalan partiler bulunduğunu söyledi.
Bağımsızlık Yolu’nun bu iki yaklaşımın dışında bir tutum aldığını vurgulayan Özkızan, garantiler meselesine hem Kıbrıslı Türklerin güvenliği hem de bağımsızlığı çerçevesinden bakılması gerektiğini belirtti. Özkızan, Kıbrıslı Türklerin güvenlik kaygılarının şu üç prensip üzerinden ele alınabileceğini ifade ederek, “Siyasal eşitlik talebinden bir adım dahi geri atmamak, Kıbrıslı Elen toplumundan samimi güven artırıcı adımlar talep etmek, İki toplum arasında emek siyaseti temelinde dayanışma zeminini güçlendirmek.” şeklinde sıraladı.
Özkızan, milliyetçi sağın garantörlük söylemini sert bir dille eleştirerek, “Kıbrıslı Türklerin güvenlik kaygısı elbette vardır. Ancak bu kaygıya çözüm üretmek yerine başka bir devletin himayesine teslim olmak, dünyada eşi benzeri görülmemiş bir şeydir. Bu yaklaşım, milliyetçilerin ağzından düşmeyen ‘egemenlik’ iddiasıyla da çelişmektedir” dedi.
Özkızan açıklamasında, dünyada hiçbir egemen toplumun varlığını bir garantöre bağlamadığını belirterek, “Geçmişte yaşanan acılar da, küçük bir toplum olmak da, Türkiye’ye gönül bağı duymak da garantörlük talebinin bahanesi olamaz. İster federasyonu savunun ister iki devlet tezini, eğer egemenlik iddiasında bulunuyorsanız, garantilerin sürmesini talep etmenin bir garabet olduğunu kabul etmelisiniz” ifadelerini kullandı.
Son olarak Özkızan, birleşik bir Kıbrıs’ta ya da farklı bir çözüm modelinde Kıbrıslı Türklere düşmanlık yapılmasına asla izin vermeyeceklerini, ancak bunun için garantörlüğe ihtiyaç olmadığını vurguladı