Beton ve konteyner okul bahçelerinden, yeşil okullara geçiş programları hazır mı?

Okulların açılmasına sayılı günler kala, okul idarelerinin yeni öğretim yılına hazırlık telaşı yoğun bir şekilde devam ediyor.

Bu yıl da çocuklarımızı okula, eğitime, geleceğini şekillendirecek bilime hazırlamak birçok zorlukla gerçekleşecek. Özellikle veliler, ekonomik sorunların hat safhaya ulaştığı, gelirlerin düştüğü bu dönemde ev bütçelerinden birçok şeyi kısmak zorunda kalarak çocuklarını okula hazırlamaya çalışıyor. Okul hazırlıkları her geçen yıl daha da zorlaşıyor.

2025-2026 eğitim ve öğretim yılına hazırlıklar sürerken, Sayın Bakan bir televizyon programına çıkarak, sendikaların okul bahçeleri ve binalarının inşaat halindeki kötü görüntülerini yayınlamasına tepki gösteriyor. “Hep inşaatları çekiyorsunuz, iyi ve temiz durumda olan okullarımızı da çekin” diyor.

Sayın Nazım Çavuşoğlu, sizin göreviniz; eğitim yılına sayılı günler kala sorumluluğunuzda bulunan tüm okulları, çocuklarımızın yuvası olacak güvenli, temiz, sürdürülebilir ve sağlıklı eğitim ortamlarına hazırlamaktır. Oysa şu anda okullarımızın yarısı şantiye alanı görüntüsünde; okul bahçelerine serpiştirilen konteynerlerle sağlıksız ve güvenlikten yoksun durumdalar.

Sendikalar bu görüntüleri çekerek aslında sizi halka şikâyet ediyorlar. “Eğitim Bakanı yeterince çalışmadı” diyorlar.

KKTC’de tüm okulların bahçeleri gri. Her yer betonla kaplı, bu yetmezmiş gibi bahçeler konteynerlerle dolu. Yüzlerce öğrenci için hareket edecek, nefes alacak, oyun oynayacak alan bile yok.

Ama biz öğretmenler, çocuklarımıza kitaplarda ve derslerde dünyayı güzelleştirmeye dönük iyi uygulamaları anlatıyoruz. Oysa eğitim sadece sınıfta değil; okul bahçesinde, sağlıklı, yeşil bir çevrede, güvenli oyun alanlarında ve örnek uygulamalarla çok daha faydalı olacaktır.

Bilimsel araştırmalar da bunu doğruluyor. Doğal ortamlarda veya doğayla iç içe büyüyen, karnı doymuş çocuklar daha sağlıklı, daha mutlu ve en önemlisi daha başarılı oluyorlar. Çocuklarımızın oynayabileceği, keşifler yapabileceği, beceriler kazanabileceği ve arkadaşlarıyla bağ kurabileceği doğal ortamlar, eğitimin olmazsa olmazlarındandır.

Tüm bunlar için Yeşil Okullara Geçiş programları derhal hayata geçirilmelidir. Birleşmiş Milletler’in bilimsel araştırmaları da gösteriyor ki, okul bahçelerinde aktif görev alan öğrenciler, becerilerini geliştirirken aynı zamanda sağlıklı bir beden, sağlam bir zihin ve daha başarılı bir akademik hayat kazanıyorlar.

Geleceğimiz dediğimiz çocuklarımıza okul bahçelerini yeşillendirmeyi, ekip biçmeyi ve ürün almayı öğretirsek, geleceğin bireylerine aynı zamanda “tarımın gücünü” de öğretmiş oluruz.

Çocuklarımıza sağlıklı, yeşil akademik ortamlar sunmak öncelikle hükümetlerin, Eğitim Bakanlığı’nın ve aslında tüm toplumun en temel görevi olmalıdır.

Kalın sağlıcakla…