Ozan Çoli

2023 – 2024 Öğretim yılının son günleri, her zaman olduğu gibi mezuniyet törenleri ve yeni okullara kayıt heyecanı ve koşuşturması içerisinde geçmektedir.

Binlerce işsiz öğretmen adayının ve ailelerinin kaderlerinin belirleneceği kritik günlerden geçmekteyiz. Yaklaşık on beş gün sonra bu çalışmaların sonucunda ihtiyaç duyulacak öğretmen sayıları ve branşlarının netleşmesi gerekmektedir.

Dünya hızla değişirken, 2050 vizyonuna yönelik değişimlere, eğitimde yapılacak bir planla toplum olarak yetişebilir miyiz?

Uluslararası Öğrenci Değerlendirme Programı (PISA) 2022 sonuçlarına göre “matematik puanı” ile “öğrencilerin öğün atlaması (beslenmesi)” arasında ilişki bulundu.

KKTC’de devletin, nüfusumuzu ve vatandaş sayısını açıklayamaması, ülkemizde bulunan yabancıların statü ve sayılarının bilinmemesi bizi dünya gözünde küçük düşürürken, planlama yapmak için gerekli verilere ulaşılmasını da engelleyerek demokrafik yapı ve sosyolojik çalışmaları da olumsuz etkilemektedir.

Eğitime her yıl “alıştırılmış çaresizlik” şeklinde, onlarca sorunla başlanır. Her eğitim yılı başında sorunlar yumağına dönmüş okullar, sorunların çözümlenemediği bir eğitim metodolojisi ve sınıf geçmeler konusunda yaşanan sıkıntılarla biten, “Eğitim ve Öğretim” yılı…

Eğitim sistemimizin ihtiyaç duyduğu, herkes tarafından bilinen sorunların çözülmesi gerekli dönüşüm planlamalarından uzak bir eğitim yılını daha tamamlıyoruz.

55 bin civarında öğrenci, 100 bin civarında veli ve 7 bin civarında öğretmen, idareci ve okul çalışanları ne amaçla bu kaosa sürüklendi? Bu sorunun cevabını, kararını verenler 160 bin kişiye “Bilal’e anlatır gibi” anlatmalıdır.

Eğitimde son çeyreğe girdiğimiz Nisan ayında öğrenciler ve öğretmenler için çok yoğun ve bir o kadar da tehlikeleri içerisinde barındıran bir döneme girmiş bulunuyoruz.

KIBRISLI Gazetesi yazarı deneyimli eğitimci Ozan Çoli, verilerle KKTC eğitiminde yaşanan perişanlığı gözler önüne serdi. İşte o veriler…